Alis Harikalar Ülkesinde & Alis Aynanın İçinde

Sosyal Yayınlar - Dünya Çocuk Klasikleri
Alis Harikalar Ülkesinde / Çeviri : Tomris Uyar

Eteklerimizi uçuşturan rüzgara inat, çiçek topladığımız o rengarenk bahçelere açılıyor bu kitap.

-tırmandığımız ağaçlardan düştüğümüz günleri hatırladıkça gülümesemiyor muyuz?-

Ezop Masalları

Örgün Yayınları

MARTI KUŞU 

Martı kuşu yalnızlığı sever, bunun için de hep denizlerde yaşar. Derler ki insanlardan korunmak için gider, yuvasını da, deniz bo­yundaki kayalar üzerine kurarmış. Böylece bir martı, yumurtlama vaktinde, bir buruna git­miş, suların üzerinde bir kaya bulup oraya yuva kurmuş. Ama bir gün yiyeceğini aramaya çıkmış; o gün yel esmiş, deniz kudurmuş, ta kayanın tepesine yükselip martının yavru­larını boğmuş. Martı dönüp de başına gelen­leri görünce: "Eyvahlar olsun! Ben karaların düzenlerinden korkup sulara sığınmıştım; me­ğer deniz daha hainmiş!" diye ağlayıp inle­miş.

*Nice insanlar da vardır, kendilerini düş­manlarından korurlar ama hiç farkına var­madan, düşmandan da daha tehlikeli dost­ların eline düşerler.

-Sadece çocuklara olmayan öğretici masallar diyelim.-

Kitabın içinden çıkan sürpriz.

-belki de peluş bir oyuncağa verdiğimiz içimizdeki o saf sevgiyi özlüyoruzdur-

Bir Şeftali Bin Şeftali

Nokta Yayınları

Arka Kapak:
"Küçük şeftali ağacı her yıl yaklaşık bin tane çiçek açarmış. Ancak bir tane bile şeftali vermezmiş. Ya çiçeklerini dökermiş ya da şeftalileri olgunlaşmadan sararıp düşermiş.

Bahçivan ne yapsa, ne etse küçük ağaç değişmezmiş. Her yıl daha da dallanır budaklanır; ama bir derde merhem olsun, tek bir tanecik bile meyveyi olgunlaştıramazmış."
-

Ne kadar büyürsek büyüyelim, bazılarımız çocukluğunun o kastane kokan günlerini unutamaz. Benim aklım da kalbim de hep, masal anlatmayı bilmediği için kötü davrandığım ciciannemde kaldı.

Beni yeterince tanıyan her insan, masallarla aramdaki bağı bilir. Bazısı -kaç yaşına geldin kızım ya- şeklinde dalga geçse de haklarını vereyim, bana çok güzel anılar bıraktıkları da bir gerçek.

-yatağının altında boşluk olan her çocuk gibi, karanlıkta ayaklarımıza yapışacağına inandığımız canavarlara-

Bir İnsan Doğuyor

Gözlem Yayınları - Gözlem Çocuk Aşama Dizisi

Maksim Gorki bu hikayesinde başından geçen bir olaydan esinlenmiştir.1982 yazında Kafkasya'da çalıştığı sıralarda, terkedilmiş bir yolda gebe bir kadına rastlamış, çocuğunu doğurmasına yardım etmiştir.

Kitabı ikiye ayırmış diyebiliriz. Masal diye ayırdığı bölümde "bu okuyacağınız bir masaldır, ona göre dinleyin" diye bizi uyarır.

Arka Kapak:

"Vay canına! Kollarımda bir oğlan çocuğu. El kadar boyuyla kıpkırmızı bir bebe"

-elma şekeriyle kandırıldığımız günlere-

Klementine Teyzenin Arabaları

Doğan Kardeş Yayınları

Arka Kapak:

Magda ile Bruno, bir sabah uyandıkları vakit evlerinin önünde köhne, çok eski model bir araba ile karşılaşırlar. Bu durum karşısında meraka düşerler: Bu araba neyin nesidir? Niçin evlerinin önüne bırakılmıştır? Üstelik plakası da yoktur. Hemen en yakın polis karakoluna haber verirler. Fakat kimse işin içinden çıkamaz.

Aradan günler geçer, aynı tip arabadan iki tane daha bulunur. İşin tuhafı bütün bu eski püskü arabalar hep 14 numaralı evlerin önüne bırakılmaktadır. Uzun boylu araştırmalardan, soruşturmalardan sonra meselenin iç yüzü anlaşılır...

*tabi ki öğrenmek için kitabı okumanız gerek - 

Çizimleri de dünya tatlısı olan bu kitap, çocuk kitabından çok daha fazlası.

- saçlarımı okşayan bir babaanne eli -

Küçük Kara Balık

*Benim için en değerli olan ve en sevdiğim masal ile başlamazsam olmazdı sanırım. 

Cem Yayın Evi - Çocuk Dizisi

Gözlem Yayınları - Gözlem Çocuk Aşama Dizisi

Arka Kapak:

"sizler gibi, dünyadan habersiz ve hiç değişmeyen bir balık olarak kalmaya razı olamam."

-Bir elime pamuk şeker, öbürüne uçan yeşil bir balon-

diyorsanız...